Rezonans terapileri bakış açısından düşünüldüğünde insan; meridyenler, akupunktur noktaları ya da çakralar üzerinden akan bir enerji denizidir. Vücut üzerindeki/içindeki bu enerji akışındaki blokajlar, kendilerini hem psikolojik sıkıntılar hem de (ayı anda) fiziksel hastalıklar olarak gösterir. Aşağıda bahsedilen uygulamaların hepsi de bu enerji akışını dengelemek amacını taşır.
Psikolojik sorunlara bakış açımız… Hipnoz ya da telkinler ile kişinin zihin yapılanması değiştirildiğinde problemli duyguların ortadan kalkabileceğini ve hatta aynı anda fiziksel semptomların da ortadan kalkabileceğini zaten biliyorduk. Bir yandan da psikolojik durumun fiziksel bedenden ayrılmasının doğru olmadığını ve psikolojik problemlerin, kişinin sağlığını fiziksel olarak bozabildiğini gözlemliyorduk. Şimdi ise, enerjetik dengenin hem fiziksel hem de ruhsal alan üstünde direkt etkisi olduğunu ve bu alanda çalışmanın, önceden ulaşamadığımız bir terapötik güce sahip olduğunu gözlemliyoruz.
Enerjetik yapı, ruhsal sağlığımızdaki en önemli bileşen… Artık biraz daha ileriye gidip, kişinin enerjetik-elektromanyetik durumunun belki de en önemli bileşen olduğunu ve bunun hem ruhsal durumu hem fiziksel bedeni şekillendirdiğini söylüyoruz. Yapılan Rezonans terapilerinin ilk etkisi, kişinin ruhsal hali üzerinde oluyor, fiziksel problemlerdeki iyileşme de bunun arkasından geliyor. Bizim için, insanın fiziksel durumu, ruhsal yapısı ve fiziksel hastalık; aynı gerçekliğin değişik yüzleri. Rezonans terapileri, bu ikisi üzerinde aynı anda çalışıyor.
Maddesel gerçekliğin ve duyguların altında “enerji” kavramı yatar ve enerjetik değişimler aynı anda hem fiziksel hem de ruhsal sonuçlar yaratır. Enerjetik doğaya müdahale edebilmek için birkaç yolumuz var. Bunlardan birisi, homeopatiden temel alan terapiler, bir diğeri ise, biraz daha akupunktur mantığına yakın duran ve PEMF’yi (elektromanyetik alanları) temel alan terapiler.
Bach çiçekleri… Bach çiçekleri, birbirinden farklı duygusal halleri tanımlayan 38 ayrı çiçekten (homeopatik kürden) oluşur. Kişi için hangilerinin uygun olduğu, kişinin doldurduğu bir form yardımıyla belirlenir. Kişinin kendi içsel dünyasıyla ilgili olarak; 38 tane çiçeğin karşılık geldiği duygusal durumları tanımlayan bir kitapçık veriyoruz ve sakin bir zamanda, soruları cevaplamasını istiyoruz. Kişinin işaretlediği şıklar ve yapılan diğer testler yardımıyla seçilen
Aile dizimleri… Hem ruhsal hem de fiziksel sorunlar, kişinin, hayatı nasıl “anlamlandırdığı” ile birebir bağlantılıdır. Herkes, hayata farklı gözlüklerle bakar, farklı şekilde değerlendirir. Herkesin gözlüğü birbirinden farklıdır. Aile diziminde edinilen tecrübelerden belki de en önemlisi; öğrendiğimiz “anlam”ların (yani hayatı ne şekilde anlamlandırdığımızın) sadece anne babamızdan değil, çok daha eski kuşaklardan bilinç dışı yollarla aktarıldığıdır. Ailenin geçmiş köklerindeki bir travma (siz haberdar olmasanız bile), sizi bilinç dışı yollarla etkiler ve hayat, bu “travmatik tecrübe” üzerinden anlamlandırılır. Geçmiş kuşakların yaşadıkları, sizin, hayatı nasıl yaşadığınızı ve olaylara nasıl anlamlar yüklediğinizi birebir belirler. Aile dizimi kavramı, insan psikolojisi ve hayatın kendisi ile ilgili bildiğimizi sandığımız birçok bilgiyi değiştirmiş durumda.
Haber, Duyuru, ve her türlü gelişmeden haberdar olmak için e-bülten aboneliğini yaptırınız